Çikolata Yüzünden Seks Manyağı Ol
Çikolata Yüzünden Seks Manyağı Ol
alıntıdır
Çikolataların iki tanesini yedikten sonra, sedire Durmuş ağanın yanına uzandım. Kendimi çok yorgun hissediyordum. Durmuş Ağa bedenimi okşuyor, küçük öpücükler konduruyor, dudaklarıma yapışıp resmen kemiriyordu. 10-15 dakika kadar sonra kalkıp giyindi ve çıkarken “Sen yarım saat dinlen sonra çık, zaten saat 3 olmak üzere, bir iki saat etrafta oyalan, sonra kahya seni eve götürür!” dedikten sonra, “Eve gitmeden bizim evde bacaklarındaki dölleri temizle!” diye ekleyip çıktı. Aklıma, onu çok mutlu ediyorum, başkaları duysa ne olur ki diye gelmişti, ama en baştan beri kimse bilmeyecek diye sıkı sıkı tembihlediğinden hiç konuşmuyordum.
Üzerimi giyinip sedire uzandım, amımdan halen Durmuş ağanın dölleri süzülüyordu. Bacaklarımdan akan döller kurumuştu. O an aklıma Durmuş ağanın ilk kez dere kenarında sikini elime verişi geldi, bu olayın üzerinden 18-19 gün geçmişti. Bu sürede Durmuş ağa bana sik yalamayı, öpüşmeyi, kucakta zıplamayı ve dölleri yutmayı öğretmiş, minik amımı yarıp, kızlığımı patlatmış, döllerini amıma boşaltmış, ahlaksızca edepsizce konuşmayı öğretmişti.
Biraz sonra kulübeden çıktım, etrafta kimse yoktu. Evin alt katındaki tuvalete gidip amımı ve bacaklarımı yıkadım. Dışarı çıktığımda Durmuş ağanın kızı Hülya avluya çıkmıştı. Beni görünce yanıma gelip, “Hadi gel oynayalım!” dedi. Ben, “Olmaz kızarlar, çalışmam lazım!” dedikçe, o ısrar ediyordu. En son annesine seslendi. Zeliha teyze (Durmuş ağanın karısı) pencereden bakınca, “Anne, Nilüfer’le oynayalım mı?” diye sordu. O da, “Olur kızım.” deyince başladık oynamaya. Akşam olunca kahya beni ve diğer işçileri alıp evlerimize bıraktı.
Eve girince annem halimden çok yorgun olduğumu anlamış olacak ki, “Kızım hadi bir banyo yap, sonra yemeğimizi yeriz, gider yatarsın!” dedi. Ben de banyoya girdim. Hava sıcak olduğundan dışarıdaki kovalarda ısınmış suyla yıkanabiliyorduk. Banyomu yapıp üzerimi değiştirdim. Babam da tarladan gelmiş, annem sofrayı kurmuştu. Akşam yemeğini yedikten sonra biraz daha oturup yattım.
Ertesi gün yine sabah Durmuş ağa beni yanına alıp meyveliğe gittik. Sürekli yapılacak işleri söylüyor, ben de not alıyordum. Saat 10 olmuştu, Durmuş ağa, “Sen şimdi bizim eve gidip evdekilere yardım et, bahis siteleri canlı öğlen yemeğinden sonra bekliyorum!” deyip sırıttıktan sonra, etrafa bakındı ve kalçalarımı avuçlayıp dudaklarıma yapıştı. 1-2 dakika öpüştükten sonra da yanımdan uzaklaştı.
Öğleye kadar vakit kasaları etiketlemeyle geçti. Öğle yemeğinden sonra kulübeye geldim. Kulübenin olduğu yer evin arkasında ve görünür bir yer değildi. İçeri girip beklemeye başladım. 5 dakika kadar sonra Durmuş ağa içeri girdi ve kapıyı kilitledi. Hemen beni soyup, kendi de soyunduktan sonra deli gibi öpüp okşamaya başladı. Ben de boş durmuyor, karşılık veriyor, iyi bir kız olup erkeğimi mutlu etmeye çalışıyordum. Sekse alışmıştım artık, o boşalma anındaki zevkin hiç bitmesini istemiyordum. Durmuş ağa beni sedire sırt üstü uzatıp, önce dudaklarımı sonra boynu öperek minik göğüslerime indi. Göğüslerimin tamamını ağzımın içine alıyor, uçlarını yalıyor, bu da benim daha çok kıvranmama neden oluyordu. Öperek aşağıya kayıp, amımı yalamaya başladığında her tarafım yanıp kavruluyordu.
Durmuş ağa şapırtılar çıkartarak amımı yalayıp, amımın minik dudaklarını kıstırıp emerken, bir yandan da, “Tek tüy bile yok, ohhhh, yerim ben bu minik bal kutusunu!” diye mırıldanıyordu. “Yara yara ^^^^^^^ mi bu amını haa?” dediğinde, “Sik ağam, sik, geçir amıma, ıhhhhh, ahhhhh!” diye inlemekten kendimi alamıyordum. Sonra beni bir çırpıda sedirin üzerinde domaltıp, tüm gücü ile amıma yüklendi. Siki yarısına kadar içime girince, “Ohhhh, amın fırın gibi orospu, o kadar darsın ki, bir defada yaramıyorum, ıhhhhh!” diye inleyip, amıma hızlı hızlı geçirmeye başladı. 1 dakika kadar sonda koca yarak artık dibine kadar girmiş, Durmuş ağanın kasıkları kalçalarımı dövmeye başlamıştı. O anda ben de, “Çok güzelll, ayyy, ohhh, sik beni, hep sik minik yosmanııı!” diye haykırarak, titreye titreye boşalmaya başladım.
Durmuş ağa ellerini alttan göğüslerime atmış okşarken, temposunu hiç bozmadan amımı sikmeye devam ediyordu. Amım o kadar sulanmıştı ki, yarağı amıma her girişinde değişik sesler çıkıyordu. 5 dakika kadar sonra bedenim amımdaki yarağa kayıtız kalamamış, tekrar boşalmanın eşiğine gelerek içimdeki siki kavramıştı. Durmuş ağa, “Geliyorummm, ohhh, al sana, al minik orospu!” casino şirketleri diye haykırıp, birkaç sert vuruş daha yaptı. O an siki yine içimde kalp gibi atıp kasılıyor, sıcak döller amımı dolduruyordu. Bu sıcaklık benim de son noktaya ulaşmamı sağlamış, “Döllerin çok sıcak ağam, çok sıcakkk, sik beniii!” diyerek boşalmama neden olmuştu.
Boşalması bitince Durmuş ağa beni sedire oturtup, önüme dikildi. Sikini bana yaklaştırınca hemen kavrayıp sikini yalamaya başladım. Bu sırada amımdan aşağı döller süzülmeye başlamıştı. Sikini güzelce yalayıp temizledikten sonra, Durmuş ağa geri çekilip, “Şimdilik bu kadar yeter, işlerim var!” deyip giyindi ve dudaklarıma bir öpücük kondurup çıktı. Ben sedirde biraz daha yattıktan sonra üzerimi giyinip kulübeden çıktım.
Saat 3’e kadar evde hanıma yardım ettim. Bu sırada Durmuş ağanın amımda kalan dölleri küloduma akmaya devam ediyordu. Akşama doğru avluya inip, etrafta dolaşmaya başladım. Biraz sonra bir işçi yanıma gelip, “Durmuş bey seni arkadaki samanlığa çağırdı, iş varmış!” dediğinde, koşarak samanlığa gittim. İçeri girince Durmuş ağa kolumdan kavrayıp beni saman balyalarının arkasına götürürken, “Öğlen işimiz yarım kaldı!” deyip sırıtıyordu.
Samanlığın arkasında geçince, beni bir saman balyasının üstüne oturtup, sikini çıkarttı. “Hadi bakalım minik yosma, erkeğinin sikini güzelce yalayıp kaldır! Kaldır ki, senin o minik amını sikip bayram etsin!” dedikten sonra sikini dudaklarıma sürtmeye başladı. Ben de sikini kavrayıp yalamaya ağzıma almaya başladım. Birkaç dakika sonra yarak elime sığmaz olmuştu. Durmuş ağa sürekli, “Yala minik yosma, ohhh, yala sikimi küçük kaltak, sikimin kölesi oldun bak, ohhh!” diye inliyordu. Ben de onu mutlu ettiğimi düşünerek daha bir istekli yalıyordum sikini.
Sonra beni kaldırıp ters çevirdi ve eğilmemi istedi. Ellerimi oturduğum saman balyasına dayamamı sağladıktan sonra entarimin eteğini belime toplayıp, külodumu ayak bileklerime kadar indiriverdi. Ben ayaklarım yerde, aşağıya eğilmiş dururken, “Geçireyim mi amına? Boşaltayım mı döllerimi içine yosma? Kanırta kanırta koyayım fındık kadar amına, seni de keyife getireyim mi haa?” diye diye sikini amımın deliğine sürtmeye başladı. Ben de, “Sik ağam, seninim, nereme istiyorsan casino firmalari boşal, seni mutlu etmek istiyorum. Geçir, kanırt, döşe, ne istiyorsan yap!” diye karşılık veriyordum. Ben öyle konuştukça hoşuna gidiyordu, “Ohhh evet, yapacam, yaracam amını, evet!” diye söyleniyordu.
Sonra usulca içime girip, bir eli ile belime topladığı eteğimi, diğer eli ile de kalçamın yanağını sıkıca kavrayıp, önce 1-2 dakika yavaş yavaş git gel yaparak yarağını dibine kadar soktu. Amım artık onun yarağına alışmıştı, almakta zorluk çekmiyordum. Sonra giderek hızlanmaya başladı. Sikini dibine kadar geçirdiğinde, ileriye doğru esniyor, eteğimden asılıp çektiğinde kalçalarım kasıklarına çarpıp ‘Şak, şak!’ diye sesler çıkarıyor, önünde ileri geri esneyip duruyordum. 5 dakika sonra Durmuş ağa, “Ohhh!” diye inleyip, kasıklarını kalçalarıma yapıştırıp, “Amın yanıyor kaltak!” diyerek boşalmaya başladı. Yarağının içimi ılık ılık döllerle doldurduğunu ve yumuşadığını hissediyordum.
Boşalması bittikten sonra Durmuş ağa hiç içimden çıkmadan, hafif yumuşamış sikini tekrar yavaş yavaş sokup çıkarmaya devam etti. 2-3 dakika sonra sikin içimde büyüdüğünü hissetmeye başlamıştım. Hareketleri hızlanmaya başlayınca ben de zevk almaya başladım. Bir süre sonra Durmuş ağa tekrar eski temposunu yakalamış, amıma deli gibi girip çıkmaya başlamıştı. Her giriş çıkışında amımdan dölleri süzülüyor, ‘Şılak, şılak!’ diye sesler çıkıyordu. Amımın her tarafı ve Durmuş ağanın kasıkları dölle kaplanmıştı. 10 dakika kadar sonra, “Hiç böyle olmadım minik orospu, deli ediyorsun beni, böyle körpe sikilmez mi? Halen daracıksın, amın sikimi sımsıkı sarıyor. Dayanamıyorum, ahhhh!” diye inleyerek bir kez daha boşaldı. Döllerinin amıma aktığını hissederken, ben de, “Döşe ağam, döşe körpe kaltağına, ahhh!” diye inleyerek boşalmaya başladım.
Durmuş ağa halen içimde bekliyordu. Bir süre sonra ufalan siki kendiliğinden içimden çıkarken, dölleri amımdan süzülüp yere akmaya başladı. Sonra ayak bileklerimdeki küodumu yukarı çekip, beni kendine çevirdi. Bir süre öpüştükten sonra, kendi altını çekip, “Sen artık tam bir sürtüksün, benim minik, körpe sürtüğüm, artık yaraksız duramazsın orospu, canım çektikçe geçirecem amına!” diyerek sırıtıp samanlıktan çıktı.
Söylediklerine o zaman bir anlam veremiyordum. Ama dedikleri ilerde aynen gerçekleşti, hayatımın geri kalanında hiç yaraksız kalamadım, sikilmeden duramadım. Durmuş ağa beni seks kölesine çevirmişti, sürekli öpülüp okşanmak, sikilmek, boşalmak ve zevk almak istiyordum.