İLK ZAMANLAR
İLK ZAMANLAR
Lisede olduğum yıllardı. O güne dek seksi bilirdim de sadece teorikti her şey. Günümüz kızları gibi… Ara ara yaptığım mastürbasyonlar çocukça da olsa yetiyordu.
Şeyda’yı dershanede tanımıştım. 1.58 boyunda, 53 kilo, kumral bir kızdı. Hani yatakta kasıklarına patlatınca dayanabilen cinsten… Kanım kaynadı hemen. Çıkma teklif ettim ve o da bunu kabul etti.
Epey süre görüştük. Kendisinin cinselliğe ne kadar meraklı olduğunu anlamamıştım. Ara ara dudağıma ve boynuma kondurduğu öpücükler, penisimin kaskatı kesilmesine sebep olsa da kendisiyle bir şey yaşamam mümkün değildi. Deneyimim yoktu ve teklifime ne tepki vereceğini bilmiyordum.
Bazen Şeyda’yı yakındaki bir masaya dayayıp aletimi o etli poposuna yaslayınca onun da zevk aldığını fark ediyordum. Nefes alışı, poposunu bana yaslayışı erkekliğimin her zerresini kabartıyordu. 80 beden göğüslerini okşamaksa benim için pamuklarla sarmalanmış, sıcak bir yatağa uzanmak gibiydi.
İLK ORAL
Baş başa kaldığımız bir gündü. Dershanenin üst katındaki boş bir sınıfta, öndeki bir sırada sohbet ediyorduk. Dışarıyı rahat görmemiz için kapıyı aralık bırakmıştık.
Üzerimde açık renk bir kot pantolon ve t-shirt vardı. O ise siyah bir kot takım giymişti. Birbirimize dokunuşlarımız ikimizi de sevişmeye iyice hazırlamıştı. Bazen elini penisime atarak sertliğini kontrol ediyor ve benim de bacaklarını okşamamı istiyordu. Deneyimsiz bir erkek için çok güzel ve anlamlı bir şeydi bu.
Öylesine sohbet ederken birden bana “Oral yapmamı ister misin?” diye sordu. Anlatırken bile düşündüğüm cevabı o an “Evet!” diyerek verdim. Fermuarımı yılların tecrübesine sahipmiş gibi yavaşça açtı. Belki gerçekten tecrübeliydi. Önceki sevgilimle ilişkiye girmeden epey yakınlaşmıştım ama bana oral yapmamıştı hiç. Böyle bir zevki duymak varken tecrübesini soramazdım.
Birkaç hamleden sonra penisim ortaya çıkmıştı. Şeyda’nın avuçlarında iyice sertleşmişti. Eliyle onu okşadıkça ben daha da çok haz almaya başlamıştım. Bir yandan kızı öperken bir yandan da penisimi daha çok okşaması için ona zevk vermeye çalışıyordum.
Dokunuşlarımız devam ederken arada kapıya bakıyorduk. Kimsenin gelmediğine emin olunca önüme eğildi ve penisimin başını yavaşça ağzına aldı. O sıcaklık ve ıslaklığın etkisiyle hayalarımda duyduğum haz tavana vurmaya başladı. Penisimin her yerindeki gidiş gelişleri, arada eliyle testislerimi okşaması bana uzun zamandır duymadığım bir erkeklik duygusu vermişti. Sanırım artık gerçek bir erkek olma yoluna girmiştim. Bu kız, bu işi gerçekten severek yapıyordu. Saçları karnıma ve testislerime değince ben de başını biraz daha aşağı bastırıp ona hükmetmeye çalışıyordum.
Evde veya hotelde olmadığımız için ikimiz de ilişkiye girmeye korkuyorduk. Dili de kalçaları gibi geniş ve tatlı olan bu kız, sevişmek istemeyen bir erkeği bile birkaç dakika içinde vajinasına girmeye razı edebilirdi. Benden önceki sevgililerini bilmiyordum ama cinsel deneyimi olmadığını anlatmıştı.
Arada Şeyda’yı kaldırıp dudaklarına yapışıyordum. Uzun öpüşmelerimiz olunca penisimle daha bir fazla ilgileniyor ve hizmetini daha iyi yerine getiriyordu. Bazen köküne kadar ağzına alıyor, bazen ise dışarı çıkardığı diliyle onu şefkatle sarıyordu. Evet, eğer sevişmek istiyorsam doğru kızı bulmuştum.
O günü sadece oral seks ile geçirdik ve ortamdan olsa gerek boşalamadım. Ancak bu gidişat, ilerideki güzel günlerin, ateşli zamanların işaretiydi; bunu anlamıştım.
